Browse Tag

internet

İnternetle İletişim Kuruyoruz

Deloitte Türkiye’nin araştırmasına göre, yüz yüze iletişimin yerini giderek daha çok alan internet artık her nesil tarafından 24 saat kullanılır hale geldi.

Deloitte Türkiye’nin yayınladığı ve Nisan-Mayıs 2008’de 60 ilde 13-61 yaş aralığında 500’ün üzerinde internet kullanıcısıyla gerçekleştirilen “Türkiye’de İnternet Kullanıcıları Medyayı Nasıl Tüketiyor?”’ başlıklı medya araştırmasının sonuçlarına göre, internet, yüz yüze iletişimin yerini giderek daha çok alırken, kullanıcılarca neredeyse 24 saat tüketilebilir hale geldi.

İnternet kullanıcılarının PC karşısında harcadığı süre TV başındakini geçmiş olmasına rağmen, geleneksel medya başta TV olmak üzere hala “muazzam” bir iletişim gücünü elinde bulunduruyor.

Araştırmada 13-24 yaş grubu MP3 çalarlara olan ilgisiyle diğerlerinden farklılaşırken, 25-41 aralığındaki nesil ise özellikle oyun sistemleri, konsollara ve PDA’lara diğerlerinden daha fazla ilgi gösteriyor.

42-61 yaş aralığındaki kullanıcılar ise ilk iki nesil grubundan farklı olarak interneti en çok geleneksel medya içeriklerini yani yerel ve uluslararası haberleri takip etmek için kullanıyor. TV programlarını çevreleriyle en çok paylaşan bu grup, aynı zamanda en çok medya aracına da sahip.

Araştırma, kullanıcıların toplam vakitlerinin yüzde 45’ini kullanıcılar tarafından oluşturulmuş içeriklere ayırdığını ortaya koyuyor.

13-24 yaş aralığı dikkate alındığında bu oran yüzde 52’ye çıkıyor. Google, Yahoo veya Arabul.com gibi arama motorları ise tüm nesillerin en çok kullandıkları çevrim içi uygulamalar olarak göze çarpıyor.

Araştırma, geleneksel medyanın iletişim tahtını uzunca bir süre daha koruyacağını öngörüyor. Özellikle TV bütün nesillerce kabul görmeye devam ediyor.

Kullanıcılara önümüzdeki yıl için en çok neyi arzuladıkları sorulduğunda ilk dört sırada yüzde 53 ile kitap okumak, yüzde 47 ile sosyalleşme, yüzde 40 ile aile akşam yemekleri, yüzde 36 ile gazete okumak gibi geleneksel olaylar öne çıkıyor.

Araştırmaya göre, cep telefonları en popüler medya aracı durumunda. Cep telefonlarını yüzde 91 ile masaüstü bilgisayarlar ve internet bağlantısının neredeyse iki katı daha fazla kabul görüyor. Bunun nedeninin, cep telefonlarının yalnızca haberleşme için değil eğlence başta olmak üzere birçok amaç için pratik ve mobil bir şekilde kullanılabilmesi olduğu belirtiliyor.

Kullanıcıların yüzde 97’si cep telefonlarını mesajlaşmak, yüzde 74’ü resim çekmek için, yüzde 63’ü oyun oynamak için, yüzde 55’i ise MP3 dinlemek için kullanıyor.

Deloitte Türkiye Stratejik Planlama Ortağı ve Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Endüstri Lideri Sait Gözüm konuya ilişkin değerlendirmesinde, araştırmanın internet iletişiminin bütün nesiller tarafından günün her saati kullanıldığını ortaya koyduğunu, cep telefonlarının da Türk insanının en çok benimsediği iletişim aracı olduğunu, bunların yanı sıra geleneksel medya olarak ifade edilen TV, matbu kitap ve gazetenin de var olan iletişim güçlerini koruduğunu vurguladı

Kaynak: TÜBİDER

Bilgisayarlar da Şiir Yazar

Şimdi sizlere çok değişik bir web sayfasından bahsetmek istiyorum. Bu kadar zaman ne için beklediğimi inanın ben de bilmiyorum

Günümüzde eline mikrofonu alan şarkıcı hatta “sanatçı“,  kalemi alan şair oluyor. Günümüzün sözde şairlerinin çoğu bir kurala ya da akıma bağlı kalamadıkları için serbest ölçüde yazdıklarını modern şiir adı altında savunuyorlar. Tabi burada bir yanlış anlaşılma olmasın ben modern şiire karşı değilim bu işin hakkını vererek yapan bir sürü yetenekli şairimiz de var. Diğer taraftan sanat değerleri karalamadan öteye gidemeyecek olan kelime topluluklarını da aşırı yüceltmeye karşıyım.

Neyse benim için çok kıymetli bir ağabeyim de benden bir kaç yıl önce böyle düşünmüş olacak ki dijital müteşair diye kelime bankasındaki kelimeleri bir araya toplayarak şiir yazan bir program geliştirmiş. Dilerseniz bu programın yazılış amacını programcının kendi ağızından dinleyelim.

Şairi değil belki ama müteşairi pek bol bir ülkeyiz. Doğru dürüst bir şairi okuma zahmetine katlanmadan şair olmaya çıkan müteşairlerin hiçbir kurala tabi olmadan, yazdıkları “modern” şiirleri okudukça aklımdan geçen şeyi nihayet gerçekleştirdim: “Müteşair Bilgisayar Programı!” Aslında yaptığım, ilk kıvılcımını Peyâmi Safâ’nın çok kıymetli bir makalesinden aldığım bir fikri hayata geçirmekti. Programım, “Şiir Yaz” düğmesine basıldığında, kelime bankasındaki çok sayıdaki sıfat, isim ve fiil arasından tamamen tesadüfi olarak seçtiği kelimeleri bir araya getirerek “şiir” yazmakta. Modernliği eksik kalmasın diye programımın kelime haznesini “uydurukça” kelimelerle doldurmayı ihmal etmediğimi de burada belirtmek isterim!

Program bir bilgisayara göre oldukça güzel şiirler yazıyor. Müteşair Bilgisayar Program’ını denemek için buraya tıklayabilirsiniz. Sayfada Müdafaaname bölümünde programa gelen eleştiriler için programcının savunmasını da ohuyabilirsiniz

Yukarıdaki bağlantılara ve daha fazlasına ulaşmak için programcının sayfası: www.mavicadir.net

Rapidshare İçin Arama Motoru

Rapidshare web sitesini bilmeyeniniz yoktur. Günümüzde internetin ucuzlaması ve hızlanması sayesinde çoğumuz dosyalarımızı bu ve bunun gibi sayfalar vasıtasıyla paylaşıyoruz. Rapishare bizlere inanamayacağımız kadar fazla dosya sunuyor ancak söz konusu siteden birşey indirebilmek için dosyaların URL adreslerini bilmek gerekiyor aksi takdirde Rapidshare bizlere sayfası için bir arama hizmeti sunmuyor.

Bence bu büyük bir eksiklik. Düşünsenize bir kapı ardında dünyaların hazinesi var ve kimse bunlardan istediğiniz kadar almanıza ses çıkarmıyor ancak anahtarınız yok. İşte aynen bu durumla benzeşmiyor mu?

Rapidshare sitesinin bu eksikliğini kapatmak için siteyle bağlantısı bulunmayan kişi ya da gruplar rapid arama motorları hazırladılar ve hazırlıyorlar.

İşte bunlardan biride Rapid Library Bu siteyi kullanarak indirmek istediğiniz dosyaları Rapidshare içerisinde aratabilirsiniz. Böylece indirmek istediğiniz dosyaların linklerini elde edebilmek için forum forum dolaşmanıza gerek kalmayacak ancak dikkatli olun indirdiğiniz sıkıştırılmış dosyaları açabilmek için şifreye ihtiyacınız olabilir. Böyle bir durumla karşılaşırsanız indirme linkini Google arama kutusuna yazarak arayın. Linkin verildiği sayfayı bu şekilde bulabilirsiniz. Linkin verildiği sayfada büyük ihtimalle gereken şifrede yazılmış olacaktır.

http://rapidlibrary.com/

Savcı’dan “Youtube” açıklaması

19 Haziran 2008 – Bolu’da düzenlenen ”5 bin 651 Sayılı Yasa ve İlgili Mevzuat Gereği Site Erişime Kapatmaları” konulu çalıştaya katılan Ankara Cumhuriyet Savcılığı Basın Savcısı Nadi Türkaslan, sitelere erişimin engellenmesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

‘Turk.internet.com’, Ankara Barosu ve Türk Telekom’un, Bolu Abant Tabiat Parkı’nda bulunan Abant Palace Otel’de düzenlediği, “5 bin 651 Sayılı Yasa ve İlgili Mevzuat Gereği Site Erişime Kapatmaları’ konulu bir çalıştay” sürüyor.
 
Türk Telekomünikasyon İnternet Dairesi Başkanı Osman Nihat Şen, 16 Haziran 2008 tarihi itibarı ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na 10 bin 103 şikayet ulaştığını belirtirken, “Bu şikayetlerden 170’i yargı kararı ile 314 tanesinin de re’sen erişimi engellendi. 22 site uyarılarak uygun olmayan içeriğin çıkarılması sağlandı. 36 internet sitesine de engelleme kararı verildi” dedi.
 
Çalıştay kapsamında konuşan Ankara Cumhuriyet Savcılığı Basın Savcısı Nadi Türkaslan ise konuyla ilgili geniş açıklamalarda bulundu:
 
“Terör örgütünün propagandasını yapan internet sitesine erişime engelleme hakkımız yok. Böyle bir tuhaflık var. Çünkü kanun bentlerinde bu madde de suç yok. Buna benzer videolar var.
 
Şikayetler olsa dahi içerik olarak çıkartamıyoruz. Yasal değişiklik yapılmadıkça erişimi engelleyemiyoruz. İnternette başbakana, dine, bayrağa ve Genelkurmay’a hakaret var. Bu videolar orada duruyor. Ama erişime engelleme hakkımız yok.
 
Türkiye kendi kendini deve kuşu gibi kuma gömdü. Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret içeren videolar var. Biz kanunu uyguluyoruz. Kanunda katalog olarak 8 tane bent var.”
 
YouTube’nin sadece Türkiye’deki veritabanını kaldırdığını açıklayan Türkaslan, “YouTube ile ilgili olarak Emniyet Müdürlüğü veya Genelkurmay’a şikayet e-posta gidiyor. Onlar da bize başvuruyor.
 
Mahkemede 5 bin 816 sayılı Erişimi Engellemeyi Kapsayan Kanun maddesi ile siteyi erişime kapatıyoruz. İçerikten çıkarıldığı anlaşılırsa Cumhuriyet Savcılığı olarak erişime açıyoruz.
 
YouTube de son olarak sadece Türkiye’deki veritabanı kaldırıldı. Videoların tamamen içerikten çıkarılması gerekiyor. Videonun dünya üzerinde veritabanından çıkarılması gerekiyor.

Aksi takdirde siteyi erişime açmıyoruz. Videoyu siteye atanlara ulaşamıyoruz. Kendimize muhatap bulamıyoruz. IP numarasını istediğimizde ‘ticari sır’ deyip vermiyorlar” diye konuştu.

‘Turk.internet.com’ Genel Müdürü Füsun Nebil ise, “Türkiye’deki internet sitelerinin, site erişimine kapatılmalarıyla ilgili toplantı yaptık. Site kapatmalarda, bazı kapatmalar maksadını aştı.
 
Site erişimini engellemelerde sınır yok. 81 ilin ilçe mahkemelerinden dahi kapatma alınabiliyor. Siteler en çok çocuk pornosu, Atatürk’e hakaret ve intihara özendirme gibi suçlardan dolayı erişime kapatılıyor” dedi.

 Kaynak: CNN TÜRK

İnternette 3B Oyun Keyfi

Web teknolojileri sürekli geliştikçe her gün bizi şaşırtan web siteleriyle karşılaşmaya devam ediyoruz. Bu sitelerden biri de Instant Action Site ilk başta internette çok sık gördüğümüz oyun sitelerinden biri gibi gözüküyor. Ancak bu sitedeki oyunlar Flash ya da Java ile değil ileri web teknolojileri ile hazırlanmış 3 boyutlu oyunlardan oluşuyor.

Siteden yararlanabilmek için önce tamamen ücretsiz olan üyelik işlemini tamamlamanız gerekiyor. Bu işlem öyle fazla uzun sürmüyor. Kullanıcı adı, şifre, e-posta… bu kadar. Üyelik işlemini tamamladıktan sonra oyunları oynayabilmeniz için bir tarayıcı eklentisi yüklemeniz gerekiyor. Bunların hepsini yaptıktan sonra geriye sadece eğlenceli bir dünyanın kapılarını aralamak kalıyor. Oyunlar gerçekten de bir web sayfası için inanılmaz güzel geldi bana.

Sitede destek ve forum bölümleri de bulunuyor. Oyunları isterseniz tek başınıza isterseniz de multiplayer olarak arkadaşlarınız ya da diğer kullanıcılarla beraber oynayabiliyorsunuz. Oyun sırasında takım ya da özel sohbet imkanı da sağlayan sitenin adresi http://www.instantaction.com/

Eğer bilgisayarınız yeni oyunları kaldırmıyorsa ya da günlük işlerden sıkıldıysanız bu site tam size göre

  

VDSL2 Tarife Onayı Alındı

Telekom süper hızlı internet VDSL2 için tarife onayını aldı. Yeni abonelikle bir film 20 saniyede internetten indirilecek.

Türk Telekom’un internette hız sınırlarını zorlayacak olan VDSL2 (Very High Speed Digital Subscriber Line-Yüksek Hızlı Sayısal Abone Hattı) hizmetinin tarifesi belli oldu.

Telekom’un, İnternet Servis Sağlayıcılara (ISS) uygulayacağı ‘toptan’ fiyat, 16 megabit için 98 YTL, 32 megabit için 128 YTL.

Internet Servis Sağlayıcılar (TTNet, Superonline, Smile gibi), bu fiyatın üzerine işletme, kâr ve diğer giderlerini ekleyecek ve hizmeti konut ve ofis müşterilerine sunacak.

FİYATI ŞİMDİLİK TUZLU

Internet Servis Sağlayıcıların, bu hesaplama kapsamında VDSL2 müşterilerinden (aylık) 16 megabit için 129 YTL, 32 megabit için 169 YTL ücret alabileceği belirtiliyor. Böylece 600 megabyte’lık bir filmi 32 megabit hızla 20 saniyede indirmek mümkün olacak

YENİSİ 30 ŞERİTLİ OTOBAN GİBİ

Telekomünikasyon Kurumu eski üyesi Abdullah Raşit Gülhan, VDSL2’nin internette hızı artıracağını belirterek, “Mevcut sistem ADSL, eğer 10 şeritli bir otoyolsa, VDSL2 30-40 şeritli bir otoyoldur” dedi.

Kaynak: internethaber

Zombi PC Kavramı

Dünyadaki hızlı gelişime en çabuk ayak uyduran zümrelerin başında “hacker” ya da “lamer” diye adlandırılan kötü niyetli kişiler gelir. Bunun nedeni kötü amaçlı hareketlerini gerçekleştirmeleri için keşfettikleri yöntemlerin güvenlik firmaları tarafından hızla etkisiz hale getirilmesidir. Önlem alınan her saldırıdan sonra hackerler bıkıp usanmadan bir yenisini icat ediyorlar.

Her ne kadar bilgisayar korsanlarının çabalarını boşa çıkaracak metotlar geliştirilse de güvenliği fazla önemsemeyen kullanıcıların varlığı kötü niyetli insanların ekmeğine yağ sürmeye devam ediyor.

Eskiden bilgisayara bulaşan zararlı yazılımlar sadece o bilgisayara zarar verebiliyorlardı ancak Internet’in giderek yaygınlaşması saldırganlara daha çok insana zarar verme imkanı sağladı. Günümüzde, bilgisayar korsanları, başkalarının bilgisayarlarına bulaştırdıkları zararlı yazılımlarla yine başka insanlara zarar verebiliyorlar. Bu şekilde yakalanma risklerini minimuma indiren hackerler suçu başkasına yüklemiş oluyorlar.

Yukarıda özetlenen durumdaki bilgisayarlara bilişim literatüründe “Zombi PC” adı veriliyor. Öldükten sonra dirilmiş ve şuursuzca başkalarına saldıran yaratıklar anlamına gelen zombi kelimesi burada da kontrolü başkasının elinde bulunan ve diğer bilgisayarlara saldırıda bulunan PC’ler için kullanılmaktadır. Burada her şeyden önce yanlış anlaşılmaması gereken bir durum var. Zombi haline gelmiş bilgisayarlarda kontrolün tamamı kötü niyetli kişilerin eline geçmiyor; sadece saldırganlar belirli işleri gerçekleştirme yetkisine sahip olabiliyor. Saldırganların ele geçirdiği bilgisayarın sahibinin ise hiçbir şekilde durumdan haberi olmuyor. Böylelikle saldırganlar, masum insanların bilgisayarları aracılığıyla spam gönderebiliyor ya da bankacılık işlemlerinde bulunabiliyor. Suç tespit edilince fatura ne yazık ki zombi bilgisayarların sahiplerine kesiliyor.

“BOTNET” yani “Bot Network” adı verilen ağa bağlı olan ve emirlerini oradan alan zombi bilgisayarların tamamı DDos Atak diye isimlendirilen servis reddi saldırılarını da yaygın olarak kullanmaktadırlar.

Tanınmış güvenlik firmalarından birinden yapılan açıklamaya göre Türkiye’ de, yabancı korsanların eline geçtiği için Internet saldırılarında bulunan Zombi PC sayısı bir buçuk yılda 14 kat arttı. Bundan bir buçuk yıl önce Türkiye; Internet saldırılarında bulunan bilgisayarlar sıralamasında yirmili hanelerde yer alırken şimdi yedinci sırada. Türkiye bugün bir ya da birkaç Bot Network’un parçası haline gelmiş durumda.

Yapılan araştırmalara göre bu artışın en büyük nedenlerinden biri Türkiye’de ADSL hizmetinin devreye girmesiyle statik IP sayısının çoğalması. Sabir IP kavramının yanına yüksek hız ve bilinçsiz kullanıcılar de eklenince kötü niyetli kişiler için bulunmaz bir fırsat doğuyor.

Bir diğer neden ise bilgi-işlem yöneticilerinin sunucu bilgisayarların (server) güvenliğini sağlarken istemci (client) bilgisayarların güvenliğine yeterli önemi vermemeleri olarak gösteriliyor. İstemcilerin imajı alınarak gerektiğinde bilgisayarların kurtarılabileceği düşüncesi hackerleri bu tip bilgisayarlara yönlendiriyor. Bütün bunlar da gösteriyor ki artık bilgisayarların güvenliğini sağlamak için sadece anti virüs programları yeterli olmuyor.

Bilgisayarların zombi haline gelmemesi için bir virüsten korunma yazılımı mutlaka olmalıdır. Ayrıca sık sık program güncellenmelidir.

Bunun yanında, bir güvenlik duvarı ve trojan, casus yazılım önleyici programlar da kurulmalı ve güncel olup olmadıkları belirli aralıklarla kontrol edilmelidir. Tüm güvenlik yazılımlarının yanında ayrıca işletim sistemin güncel olması da büyük önem taşımaktadır.

İşletim sistemi ve güvenlik yazılımlarının güncel olması sorunu büyük ölçüde önleyecekmiş gibi görünse de bilgisayarda kurulu diğer programların da (medya oynatıcısı, grafik tasarımı gibi) güncel olmaları gerekmektedir. Bazı durumlarda güvenlik yazılımını aşamayan bilgisayar korsanları; sıradan programların güvenlik açıklarından faydalanmayı tercih edebiliyorlar.

Görülüyor ki bilgisayarları riske atmamak için sadece gerekli yazılımları kurmak yeterli olamayabiliyor. Aynı zamanda güncellemelere de büyük önem vermek gerekiyor. İlk bakışta bu önlemler çok zahmetli gibi gözükseler de sonradan ortaya çıkabilecek durumlarla kıyaslandığında aslında harcanan çabanın göz ardı edilebileceği ortaya çıkacaktır. Bir gün başkasının işlediği bir suçtan dolayı sorumlu tutulmaktansa bilgisayarların güvenliği için emek sarf etmek kullanıcıların yararına olacaktır.